Bayım...

Yazı ve fotoğraf: Seray Yalçın

Şu yarattığınız dünyaya bir bakın. Acıların, savaşların, yoksulluğun içinde bir başına kalmış şu insanlara bakın. Dayattığınız ideolojilere, vahşeti sevdirmeye çalışan uygulamalarınıza, erkeği yücelten kadını yerin dibine sokan ahlakınıza, barışı kötü bir şeymişçesine gösteren zihniyetinize bir bakın! Yarattığınız bu dünya size güzel görünebiliyor mu? Savaşlarda öldürdüğünüz çocukları düşünün, bombaladığınız evleri, o evlerin içinde yaşayan ve ölüme terk edilen acılı ruhları düşünün. Canınız yanıyor mu? Ölüme terk ettiğiniz o insanlarında canlarının yanmadığını mı düşünüyorsunuz yoksa? Olmayan vicdanınızı düşünün bayım. Biçimlendirmeye çalıştığınız dünyaya bir bakın, baskılarla, tek düze ideolojilerle sınırlandırmaya çalıştığınız topluma... Ardı ardına sıraladığınız acıklı öykülere bakın. Yıkamaya çalıştığınız zihinlere, toplumun geneline ters olan düşüncelere nasıl da kinle baktığınıza... Hasta ettiğiniz topluma tepeden bakmak yerine bir de içeriden bakabilseniz keşke. Zihinlerini kirlettiğiniz insanları, acılara bağımlı hale getirip hafızalarını silmeye çalıştığınızı görebilseniz. Diktiğiniz kanlı ağaçları, o ağaçlardaki meyveleri kirli elleri ile toplayan insanları nasıl da çaresiz bıraktığınızı bir görseniz. İnsanlığın acılı batağını kurutmaya çalışan insanlardan nefret etmekten vazgeçseniz...
Bayım; siz insanlığın canını yakıyorsunuz farkında mısınız? Yavaş yavaş dünyanın sonunu getiriyorsunuz. Bombalarla, nükleer silahlarla her gün yüzlerce insanı öldürüyorsunuz. Yeşili talan edip, hayvanlara işkence ediyorsunuz, canlıları deney malzemesi olarak görüyorsunuz, bilimi bilimin dışında bir çok şey için kullanıyorsunuz ve bununla övünüyorsunuz. Peki, tüm bunlar neden? Geride acılı bir insanlık bırakmak isteyişinizin nedeni ne? Acılarla savaşan o insanların yerinde olmadığınız için anlamıyorsunuz herhalde. O insanların yerinde olsaydınız, tüm bu yaşanılanlara lanet etmez miydiniz? Dev ekranlarınızdan zafer kazanmışçasına izlediğiniz katliamları, her gün, “bugün ölecek miyim” düşüncesiyle izlediğinizde aynı tepkileri verebilir miydiniz? Size soruyorum bayım, gözyaşı dökmeyi unutalı kaç sene oldu?Tek taraflı düşünceler içinde boğuluyorsunuz. Oysa ruhlarını, bedenlerini yaraladığınız insanlar kendi kanlarında ve gözyaşlarında boğuluyorlar.Hırsınızdan, bencilliğinizden arınıp şu insanların yaşadığı felaketleri sonlandırsanız...
Ah bir görebilseniz, bir işitebilseniz... En önemlisi de keşke HİSSEDEBİLSENİZ bayım.



Yorumlar

Popüler Yayınlar